Egeninklar - Tumblr Posts
Ben ondan Ege sözü istedim,o bana Yankı sözü verdi:(
"Kaybolmak güzeldir, yolun sonu eve çıkar... "
"konuşman gereken yerlerde susarsan bağırmaman gereken yerlerde bağırırsın."

Ege İzmir'e sözünü tuttu ve sinemaya gittiler,
Şimdi de söz verme sırası bizde.
3391 Kilometre'yi izlemeye Ege sözü mü?
Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Gözlerim kapalıyken de görebiliyorum seni. Zaten seni gözlerim kapalıyken görebiliyorum sadece...
Kendimi bir deprem ardında darmadağınık olmuş bir odaya benzetiyordum, bu dağınıklığı sever miydi bir gün?
"İzmir!"
"Ege..."
"Geldin?"
"Geldim..."
Söylesenize,
Elinizi uzattığınızda dokunamayacağınızı bildiğiniz bir insanı hayatınıza alır mıydınız?
Bunu kendinize yapar mıydınız?
Belki bir gün yan yana oluruz.
Belki bir gün dokunurum sana.
Belki bir gün öperim seni.
Hoşçakalın.
Ve hiç unutmayın, ışıklar size evinizin yolunu gösterecek...
Söz.
Ege sözü...
Artık yorgunluğunun dış görünüşüne vurmaya başladığını fark ettiğin an..
Nilgün Marmara intihar ettikten sonra eşi; ''Şiir yazdığını bile bilmezdim, bir kenara pıtır pıtır bir şeyler yazardı.'' demiş. İşte bu kadar basit her şey. Anlaşılmamak; birbirine en yakın iki insanın arasındaki en derin uçurummuş.

Müzeyyen: Diyelim ki gitmedim. seninle beraber olmaya devam ettik. Ne değişecekti? Ne yapacaktık?
Arif: Sevişirdik.
Müzeyyen: Başka?
Arif: Sabahları beraber uyanırdık. Ben senden önce kalkardım. Senin uyuyuşunu izlerdim, sonra sen uyanırdın. Bana gülümserdin.
Müzeyyen: Sonra?
Arif: Sonra, sabahları çayı tek şekerli içtiğini, günün diğer saatlerinde şekersiz içtiğini biliyor olurdum, o ilk şekeri ben atardım çayına, zarifçe eritişini izlerdim.
Müzeyyen: Sonra?
Arif: Sonra, en çok boynundan öpülmeyi sevdiğini biliyor olurdum.
Müzeyyen: Güzelmiş.
Arif: Sonra dışarı çıkardık. Dışarda yağmur yağıyor olurdu. Biz şemsiyeyi almazdık. Sırılsıklam olurduk. Sonra sen bana sokulurdun ama saçağın altına hiç girmezdik. Sonra sen üşütürdün. Ayakların buz gibi olurdu. Ben sana en sevdiğin o mavi çoraplarını getirirdim. Sonra bayramları babaannenin mezarını ziyaret etmeye giderdik.
Müzeyyen: Gider miydik gerçekten?
Arif: Hıhı. Giderdik. Hayatta en sevdiğin kadın için ağlayışını izlerdim senin. Hiçbir şey yapmazdım, gözyaşlarını silmezdim, seni teselli etmezdim. Orada öylece ağlayışını izlerdim senin. Başka insanların mezarlarının arasında dolaşarak, hayatın ne kadar şahane bir şey olduğunu düşünürdüm. Sonra… Sonra hiçbir şey yapmazdık. Öylece otururduk. Çok bilinmeyenli bu sorunun yanıtını arardık. Hayat bizi yalancı çıkarana dek, bulduğumuz cevapları doğru sanırdık.
Ez dixwazim her tişt biqede Ez dixwazim bimirim. 🌬