42 posts
32. BLM
32. BÖLÜM
Tufan ve Samira, Aylarayla oynarken kapı çaldı. Tufan kapıyı açtı ve “Hoş geldin Merlin,” dedi. “Gel içeri, bak Aylaraya neler yapıyor.” Merlin zorlama bir tebessümle gülümsedi ve Aylaranın başını okşadı. “Çocuklar, halletmeniz gereken bir iş var,” dedi. Samira, bıkkınlıkla “Yine ne oldu?” diye sordu. Merlin elindeki dosyayı masaya koydu. “Bu defa biraz zor olacak,” dedi. Tufan dosyaya uzanırken, Samira dosyayı açtı ve okumaya başladı.
Adı: Ali
Yaşı: 17
Fiziksel Özellikler: Orta boylu, zayıf yapılı, kısa kahverengi saçlı ve yeşil gözlü.
Kişilik: Sessiz, içine kapanık, duygusal olarak hassas, ancak içten içe güçlü ve dirençli.
Arka Plan: Ali, annesiyle birlikte küçük bir kasabada yaşıyor. Babası, Ali küçükken vefat etmiş ve annesi birkaç yıl sonra yeniden evlenmiş. Üvey babası, Ali’ye karşı sürekli baskı uyguluyor ve fiziksel tacizde bulunuyor. Ali, bu durumu annesine anlatmaktan korkuyor çünkü üvey babasının annesine de zarar verebileceğinden endişe ediyor.
Hedefler ve Hayaller: Ali’nin en büyük hayali, üniversiteye gidip başarılı bir mühendis olmak. Bu hayali, ona yaşadığı zorluklara rağmen umut ve motivasyon veriyor.
Ekstra Detaylar:
Kabuslar ve Uyku Terörü: Ali, geceleri sık sık kabuslar görüyor ve uyku terörü yaşıyor. Kabuslarında genellikle üvey babasının baskı ve tacizlerini yeniden yaşıyor. Bu yüzden, geceleri uyumaktan korkuyor ve uyku düzeni bozuluyor. Bu durum, onun günlük yaşamını ve okul performansını da olumsuz etkiliyor.
Karanlık Korkusu: Ali, karanlıkta uyuyamıyor. Bu yüzden, odasında her zaman küçük bir gece lambası açık bırakıyor. Ancak, bu bile kabuslarını engellemiyor. Her gece kabuslarla uyuyor ve her sabah bir kabusa uyanıyor. Bu durum, onun psikolojik sağlığını ciddi şekilde etkiliyor ve sürekli yorgun ve bitkin hissetmesine neden oluyor.
Aile Durumu: Ali’nin üvey babası çalışmıyor ve sürekli evde. Bu durum, Ali’nin üzerindeki baskıyı daha da artırıyor çünkü üvey babası her zaman onun yanında ve onu kontrol ediyor. Ali’nin annesi ise bir fabrikada çalışıyor ve uzun saatler boyunca evde olmuyor. Bu da Ali’nin üvey babasıyla daha fazla zaman geçirmek zorunda kalmasına neden oluyor ve yaşadığı zorlukları daha da artırıyor.
Tufan duydukları karşısında çok sinirlendi. Samira göz yaşlarını tutamıyordu. Tufan, “Hemen gitmeliyim,” dedi. Samira, “Ben de geliyorum,” dedi. Tufan karşı çıkmak istedi, ancak Merlin araya girdi. “Samira haklı, ikiniz gitmelisiniz. Aylaraya ben bakarım,” dedi. “Peki Merlin,” dedi Tufan. Samira, “Ben Aylaranın programını kağıda yazıyorum,” dedi.
İkisi birlikte Ali’nin yaşadığı yere gittiler. Samira, düşünceleri kontrol ederek üvey babasını Ali’den uzak tutacaktı. Tufan ise Ali’nin kabuslarını ve uyku terörünü bitirecekti.
Gece başlayınca, Tufan Ali’nin rüyasına doğru ilerledikçe nefesi kesilir gibi oluyordu. Ali’nin rüyasında, karanlık bir ormanda yürüyordu. Her adımında, üvey babasının gölgesi daha da yaklaşıyordu. Tufan, Ali’yi bulduğunda, onu sakinleştirmek için elini omzuna koydu. “Korkma Ali, buradayım,” dedi. Ali, Tufan’ın varlığını hissedince biraz rahatladı. Tufan, Ali’nin kabuslarını sona erdirmek için rüyanın kontrolünü ele aldı ve karanlık ormanı aydınlattı.
Bu sırada, Samira da Ali’nin evinde üvey babasını düşünceleriyle kontrol altına almıştı. Üvey babası, Ali’ye zarar vermemesi gerektiğini anladı ve geri çekildi.
Tufan, Samira’ya dönerek, “Gidelim,” dedi. Ancak Samira, Ali’nin kendini keşfettiğini ama üvey babasının düşüncelerinin onların gitmesiyle eski haline döneceğini biliyordu. “Sen git,” dedi Samira kararlı bir sesle, “Ben burada biraz daha kalacağım. Ali’nin yanında olmam gerekiyor.”
Tufan, Samira’nın gözlerindeki kararlılığı gördü. “Ama Merlin tek başına Aylarayla baş edemez,” diye itiraz etti.
Samira, Tufan’ın omzuna dokunarak, “Merlin , Aylarayla başa çıkabilir. Ali’nin yanında kalmam gerekiyor. Onun güvenliğini sağlamak ve üvey babasının düşüncelerini kontrol altında tutmak için burada olmalıyım,” dedi.
Tufan derin bir nefes aldı ve Samira’ya hak verdi. “Tamam,” dedi. “Sen burada kal ve Ali’ye yardım et. Ben de Merlin’e yardım edeceğim.”
-
rakibazensarttir liked this · 1 year ago -
mavi-matem liked this · 1 year ago -
aylema52 reblogged this · 1 year ago -
yanlizvaroluss liked this · 1 year ago -
muhendis-kardag liked this · 1 year ago -
buralaryalannstuff liked this · 1 year ago -
polyan-naa liked this · 1 year ago -
nordary liked this · 1 year ago -
theedessa liked this · 1 year ago -
hiromusicarts-blog liked this · 1 year ago -
ferzeliyeva liked this · 1 year ago -
naser1963 liked this · 1 year ago -
seyhzade liked this · 1 year ago -
yoklugundaboguldum liked this · 1 year ago -
korkularvesirlar liked this · 1 year ago -
dreamsofthenightblog liked this · 1 year ago -
34istanbyl liked this · 1 year ago -
fatossh0 liked this · 1 year ago -
bir-matmazel liked this · 1 year ago -
uzerindencokgecti liked this · 1 year ago -
gozlerindekiay3 liked this · 1 year ago -
sakingecenfirtina liked this · 1 year ago -
misterio-m liked this · 1 year ago -
hermes-0 liked this · 1 year ago -
cimciimee liked this · 1 year ago -
baharmisali-blog liked this · 1 year ago -
yildizlaraait liked this · 1 year ago -
kibilkaymis liked this · 1 year ago -
melek-ce-61-trabzon liked this · 1 year ago -
umran321 liked this · 1 year ago -
aylema52 liked this · 1 year ago -
yalnizlar-rihtimi liked this · 1 year ago -
gelmemeye-giden-adam liked this · 1 year ago
More Posts from Hermes-0
Belki sen varsın diye ayakta duruyordur,
Kaçıp gitmek istediğin evin kolonları.
Belki sen gittin diye ölüm sessizliği olacak,
Bu çığlıklar, bağrışlar.
Sen gidersen yıkılır evin,
Geride kalanlar ezilir.
Biri için kalmak gerekir,
En azından biri için,
En azından yıldızların hatırına,
Ayın hatırına.
Onlar iki sevgiliydi, aşkın gücüyle bir kenti karanlıktan kurtardılar. Her zaman yeniden başlamak mümkündü, dediler. Karanlığa ve gölgelere inat, sevmekten hiç vazgeçmediler. Hem kendilerine hem de başkalarına umut oldular.
Aşkları, karanlık gecelerde parlayan bir yıldız gibi, her zaman bir yolunu buldu. Yeniden doğan güneş gibi, her sabah umutla uyandılar. Sevgileri, bir çiçeğin betondan çıkıp açması gibi, her engeli aştı.
Onlar, sevginin gücünü gösterdiler. Her zaman yeniden başlamak mümkündü ve bu inançla, karanlığa meydan okudular. Sevmekten vazgeçmediler, çünkü sevgi her zaman bir yolunu bulur.
33 BÖLÜM
Tufan, Merlin’in yanına döndüğünde Aylarayı susturmaya çalışıyordu. Merlin, yorgun bir şekilde Tufan’a dönerek, “Lütfen yardım et,” dedi. Tufan, Aylarayı kucağına aldı ve küçük kızın ağlaması anında durdu. Aylaranın yüzünde bir gülümseme belirdi. Tufan, “Biberonu uzatır mısın, Merlin?” diye sordu. Merlin, biberonu uzattı ve Tufan, Aylaraya biberonu vererek onu sakinleştirdi. Aylaranın gözleri yavaşça kapanmaya başladı ve kısa süre sonra uykuya daldı.
Merlin, derin bir nefes alarak, “Samira nerede? Bir aksilik mi var?” diye sordu, endişeyle.
Tufan, sakin bir sesle, “Yok Merlin, her şey yolunda. Samira biraz daha kalmak istedi,” dedi. Merlin, Tufan’ın yüzündeki rahatlamayı görünce biraz olsun rahatladı.
Tufan, derin bir nefes alarak, “Yalnız… Bu defa bana biraz ağır geldi. Yine sesler kulaklarımı tırmalıyor,” dedi. Merlin, Tufan’ın yorgun ve bitkin halini görünce, “Biliyorum, senin için hazırlamıştım zaten. Al şu suyu iç, seni biraz sakinleştirir. Samira geldiğinde gerisini halleder,” dedi. Tufan, suyu alırken, “Su ile mi geçecek?” diye sordu, şüpheyle.
Merlin, hafif bir gülümsemeyle, “Bu sadece su değil, ben hazırladım o karışımı,” dedi. Tufan, suyu içti ve yavaşça rahatlamaya başladı. “Teşekkürler Merlin, bu gerçekten işe yarıyor,” dedi Tufan, gözlerini kapatarak. Ardından mırıldandı, “Çok düşündüm bileklerimi kesmeyi, kendi kanımda boğulmayı, aklımı durdurup sesleri susturmayı.”
Merlin, Tufan’ın bu sözlerini duyunca derin bir üzüntü hissetti. “Tufan, bu düşünceler seni daha da yıpratır. Biz buradayız, birlikte bu zorlukları aşacağız,” dedi, Tufan’ın omzuna dokunarak. “Susacak o sesler,” diye ekledi. Tufan uykuya dalarken Merlin onu izliyordu. Sabah uyandığında, Merlin hâlâ Tufan’ın başucunda oturuyordu.
“Sen uyumadın mı?” diye sordu Tufan, Merlin’e.
“Gece iyi değildin,” dedi Merlin. Tufan bir an duraksadı. “Aylaraya nerede?” diye sordu.
“Samira ile birlikte bahçedeler,” dedi Merlin. Tufan toparlanıp bahçeye çıktı. Samira ve Aylarayı gördü.
“Uyandırdın mı hayatım?” dedi Samira.
“Uyandım bebeğim,” dedi Tufan. Bahçedeki kamelyaya oturdular.
“İyi görünmüyorsun,” dedi Samira, Tufan’a.
“Ali iyi mi?” diye cevap verdi Tufan, konuyu değiştirmek istercesine.
“Ali iyi,” dedi Samira, gülümseyerek.
“Neden güldün?” diye sordu Merlin.
“Üvey babası baya çekici bir adam oldu. Göğüsleri büyüyünce bir de artık kadınların hemcinsi gibi davranıyor,” dedi Samira.
“Anlamadım,” dedi Merlin, şaşkınlıkla.
Tufan, Samira’ya bakarak, “Yoksa hapları…” dedi.
“Evet,” dedi Samira. “Hak ettiği gibi oldu işte. Artık Ali ve annesi daha rahat. Adamın östrojen hormonu var bol miktarda.”
30 BÖLÜM
RÜYA REHBERİ
Tufan, Elif’in rüyasında onun yanına yaklaştı ve nazikçe konuşmaya başladı. “Elif,” dedi, “bu rüyada seninle birlikteyim çünkü içindeki gücü ve potansiyeli keşfetmene yardımcı olmak istiyorum. Seninle konuşmak istiyorum, çünkü senin değerini ve yeteneklerini görmeni istiyorum.”
Elif, Tufan’ın sözlerini dikkatle dinledi. “Ama nasıl?” diye sordu. “Ailem sürekli olarak benden daha fazlasını bekliyor ve ben hiçbir zaman yeterli olamıyorum.”
Tufan, Elif’in gözlerine bakarak devam etti. “Senin değerini başkalarının beklentileri belirleyemez. Sen, kendi isteklerin ve hayallerinle değerlisin. Kendi yolunu bulmak için içindeki sesi dinlemelisin. Hangi kitapları okumaktan hoşlanıyorsun? Hangi konular seni heyecanlandırıyor?”
Elif, biraz düşündükten sonra cevap verdi. “Klasik edebiyat ve felsefe kitaplarını seviyorum. Onlar bana farklı bakış açıları kazandırıyor ve düşüncelerimi derinleştiriyor.”
Tufan gülümsedi. “İşte bu, Elif. Bu senin tutkun. Bu tutkuyu takip etmelisin. Yazı yazmayı da sevdiğini biliyorum. Belki de duygularını ve düşüncelerini yazıya dökerek kendini daha iyi ifade edebilirsin. Günlüklerine yazdığın yazılar, senin içsel yolculuğunda bir rehber olabilir.”
Elif, Tufan’ın sözlerinden cesaret aldı. “Ama ya ailem? Onların beklentilerini nasıl karşılayacağım?”
Tufan, nazikçe Elif’in omzuna dokundu. “Ailenin beklentileri önemli olabilir, ama senin mutluluğun ve iç huzurun daha da önemlidir. Kendi yolunu bulduğunda, onların da seni anlamaya başlayacaklarını göreceksin. Kendi isteklerini ve hayallerini gerçekleştirmek için cesur olmalısın. Unutma, senin yolculuğun senin ellerinde.”
Elif, Tufan’ın sözlerinden güç alarak derin bir nefes aldı. “Teşekkür ederim, Tufan. Bana gerçekten yardımcı oldun. Kendi yolumu bulmak için elimden geleni yapacağım.”
Tufan, Elif’e güven dolu bir bakış attı. “Her zaman yanında olacağım, Elif. Rüyalarında ve gerçek hayatta, senin içsel yolculuğunda sana rehberlik edeceğim.”dedi ve karanlığın içinde kayboldu
Tufan, Solaria Adası’na geri döndüğünde önce ailesinin yanına gitti. Samira’ya sarıldı ve Aylarayı kucağına alıp sımsıkı sarıldı. O sırada Merlin kapının önünde göründü.
“Çabuk dönmüşsün, Tufan. Söylesene, Merlin, insanlar neden küçük bedenlere büyük yükler yüklüyor? Neden görmezden geliyorlar onların isteklerini?” dedi Tufan.
Merlin derin bir nefes aldı ve gözlerini kapattı. Bir an düşündü, sonra yavaşça konuşmaya başladı:
“Tufan, insanlar bazen kendi korkuları ve beklentileri yüzünden çocuklara büyük yükler yüklerler. Kendi hayal kırıklıklarını ve umutlarını çocukların omuzlarına bırakırlar. Bu, onların isteklerini ve ihtiyaçlarını görmezden gelmelerine neden olabilir. Ancak, her çocuk kendi yolunu bulmalı ve kendi isteklerini keşfetmeli. Bizim görevimiz, onlara bu yolda rehberlik etmek ve destek olmaktır.”
Merlin, Tufan’a dönerek ekledi: “Ve tam olarak sana o gün gemide anlatmak istediğim de buydu. Onların kendi yolları olmalı.”
Dininiz sizi iyi bir insan yapmaz; iyilik vicdanla alakalıdır.